Okuma Saati

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

kaan3860

Üye
Katılım
20 Şubat 2025
Konular
2
Mesajlar
24
Tepkime puanı
4
Şehir
Ankara
Yanlış Forum Kategorisine Konu açmak
Merhaba. Okumayı sevenler için paylaşımlarımı bu platformda da yapmak istiyorum. Saygılarımla.
 
NE DEDİ?
Oyuncu Ceyda Düvenci: "Yazın çok inişlerim çıkışlarım oldu, çok ağladığım günler oldu çünkü şahsi hayatımda yaşadığım zorluklarım oldu, başa çıkmam gereken duygu durumları oldu. Çok ağlamak istediysem ağladım, sonra güldüm, arada dostlarımla görüştüm. Olabildiğince sakindim, yuvamdaydım, çocuklarımla ve sevgilimle geçirmeyi tercih ettim bu yazı... Çok düşündüm, çok okudum; sonra dedim ki içimde fırtınalar kopuyor olabilir, bazı şeyler yaşıyor olabilirim, ben hep gülümseyeceğim, gülümsemeyi tercih edeceğim; tabii ki bütün duygularıma sahip çıkacağım, hüznüme, öfkeme, yapamadıklarıma, bunların hepsine sahip çıkacağım ama gülmeyi tercih edeceğim."

YORUM
Magazin (Fransızca magazine); halkın çoğunluğunu ilgilendirecek, çeşitli konulardan söz eden, bol resimli yayına denir. Genellikle sanat, eğlence ve spor dünyasında tanınmış kişilerle ilgili haber ve yorumlar için #magazin kelimesi kullanılır. Ünlü denilen kişilerin özel hayatları, evlilikleri veya boşanmaları, ilişkileri zaman zaman medya ve sosyal medyada yayılıyor. Bazen reklamın iyisi kötüsü olmayacağı düşünülüp planlı şekilde magazin haberleri yapılıyor. Mesleğiyle ilgili maddi zorluklar yaşayanlar, farklı yolları deneyerek konuşulmak ve izlenmek istiyor. Bizler de mesele başkası olunca çok rahat yorum yapıyoruz.

Ceyda Düvenci, kendini güzel şekilde ifade etmiş. İnsanların bazı meseleleri kendi içinde halletmesi önemlidir. Özellikle de erkeklerin duygusal durumlarını; kırmadan, dökmeden ve öldürmeden çözmesi gerekiyor. Boşanma, bir olgudur. Erkeklerin bunu kabullenmesi şarttır. Bu hayatta herkesin başına çeşitli işler gelecek. İnsan, olaylardan ve durumlardan etkilenecek. Hayatın içinde her an, her şey olabilir. Çağ ve zaman değişiyor. Fikirler ve bakış açıları değişiyor. Beklentiler ve hayaller değişiyor. İnsanın bencilliği giderek artıyor. İnsan, insan kaçmayı sürdürüyor. Dünya, sağlam sistemler kurmakta zorlanıyor.
 
NE DEDİ?
Mahsun Kırmızıgül: "Haber bültenleri! Sözüm size. Sanatçının eserine, konserine, alın terine değer vermiyorlar. Yaşarken görmezden geliyorlar. Ne acıdır ki sanatçılar öldüğünde hatırlıyorlar.. Edip Akbayram, Volkan Konak, Ferdi Tayfur, Özkan Uğur… Kaybettiklerimizde bu acı tabloya defalarca şahit olduk. Oysa sanatçı, halkı için üretir. Alın teriyle, emeğiyle değer katar. Ama bugün çoğu haber kanalı ve haber bültenleri, sanatçının sesine yer vermek yerine; yolsuzluğa batmış hırsızlara, ikiyüzlü sahtekârlara, günübirlik çıkarların temsilcilerine yer veriyor. Yazıklar olsun!

Bundan sonra bizi görmeyeni biz de görmeyeceğiz! Artık yanımızda duran, bizlerin alın terini gören, emeğimize saygı duyan ve bunu haber bültenlerinde yer veren medya kuruluşlarının programlarına katılacağım. Ve bu benim son sözüm, vasiyetimdir: Bir gün başıma bir şey gelirse ya da bu dünyadan göçersem, sakın haberimi yapmayın! Cenazeme gelmeyin! Gidin, haber değeri taşıdığını düşündüğünüz hırsızların, çocuklarımızın geleceğini çalanların haberlerini yapmaya devam edin."

YORUM
Mahsun Kırmızıgül'ün X hesabından paylaştığı yazının büyük kısmını okudunuz. Haber bültenlerinde kendisine yer verilmediği için bu yazıyı paylaşmış. Vasiyetini de yazmış. Herkes daha çok kazanmanın derdine düşmüş. Görünür olmak istiyorlar. Siyasetçi, sanatçı, şarkıcı, hukukçu, sporcu vb. çoğu kesim ayrıcalık istiyor. Ünlü ve zenginlerin gergin olması tuhaf. Demek ki doymuyor insanlar.

Mahsun Kırmızıgül, elbette görüşlerini açıklayacak. Onun şahsıyla ilgili bir şey diyemem. Zaten herkes kendi menfaatleri doğrultusunda açıklama yapıyor. Ülkemizde konuşan çok, eleştiren çok. Görüşme ve toplantı çok. Operasyon, soruşturma ve gözaltı çok. Milletin lehine projeler geliştirmeliyiz. Bunu bilir, bunu yazarım. Önce millet...
 
#YÜZDE
1) Herhangi bir işte aracı olan kimseye, görevinin karşılığı olarak belli bir hesaba göre verilen ücret; yüzdelik.
2)Herhangi bir sayı ile kullanıldığında yüze bölünen bir şeyin o kadarlık parçasını belirten bir söz.

✓ YÜZDECİ: Çalışılan yerden ücret yerine kazançtan yüzde hesabına göre pay alan kimse.
✓ YÜZDE YÜZ: Kesinlikle / Tam olarak.
✓ YÜZDE İŞARETİ: (matematik) Oranlamanın yüz sayısı ile yapıldığını gösteren işaret (%).

Yüzde nasıl hesaplanır? Bir sayının yüzde X'i hesaplanacaksa bu sayı öncelikle 100'e bölünür, daha sonra X ile çarpılarak %X'i hesaplanmış olur.

Sayımız 900 olsun. Yüzde 50'si kaç olur? 900'ü 100'e bölelim. Geriye 9 kalır. Yüzde 50'sini bulmak için 9x50= 450 olur. Hatta yüzde hesaplamanın çok basit yöntemini aktarayım.

1) 50'nin %30'u kaçtır?
Sayıdaki 5 ile yüzdedeki 3 sayılarını çarpalım. Cevap: 15

2) 80'in %40'u kaçtır?
Sayıdaki 8 ile yüzdedeki 4 sayılarını çarpalım. Cevap: 32

3) 120'nin %30'u kaçtır?
Sayıdaki 12 ile yüzdedeki 3 sayılarını çarpalım. Cevap: 36

4) 60'ın %40'ı kaçtır?
Sayıdaki 6 ile yüzdedeki 4 sayılarını çarpalım. Cevap: 24

5) 380'in %70'i kaçtır?
Sayıdaki 38 ile yüzdedeki 7 sayılarını çarpalım. Cevap: 266

#NOT: Yüzde ve binde işaretleri yazılırken sayılarla işaret arasında boşluk bırakılmaz. Örnek: %25, ‰50 vb.
 
✓Tilki: (mecaz) Çok kurnaz.
✓Tilki gibi: Kurnaz kimse.
✓Balıkçıl: Uzun bacaklılardan, boynu ve gagası uzun, su kıyılarında yaşayan, balık yiyerek beslenen büyük bir kuş / Balıkla beslenen, balık yiyen.

Tilki, az önce avladığı bir hayvanı yiyordu ancak aniden küçük bir kılçık tilkinin boğazına takıldı ve yutkunmasını engelledi. Anında boğazında korkunç bir acı hissetti ve çığlıklar atarak, inleyerek oradan oraya koşmaya başladı, kendisine yardım edecek birini arıyordu.

Yolda karşılaştığı herkesi, kılçığı çıkarmaları için ikna etmeye çalıştı ve onlara, “Eğer çıkarırsan sana ne istersen veririm” dedi. Bir balıkçıl kuşu bu teklifi kabul etti. Tilki yan yattı ve ağzını sonuna kadar açtı. Balıkçıl uzun boynunu tilkinin boğazına soktu, ince gagasıyla kılçığı çıkardı ve sonunda tilkiyi kurtardı.

Bunun üzerine balıkçıl, “Bana vaat ettiğin ödülü almama izin verir misin?” diye sordu. Tilki, sinsi bir gülümsemeyle dişlerini gösterdi ve şöyle dedi: “Sevinmelisin çünkü başını tilkinin ağzına soktun ve sağ salim çıkardın. Bu, senin için yeterince büyük bir ödül değil mi?”

Kolay kanmayan, başkalarını kandırmasını ve ufak tefek oyunlarla amacına erişmesini beceren kişilere #kurnaz denir. Kurnaz insan çeşitleri farklı farklıdır.

1) Yapması gereken asıl şeyleri yapmamak için büyük çaba sarf eder.
2) Yerine getirmesi mümkün olmayan gereksiz fedakârlıkları teklif eder.
3) Başkasının yanında iyi ve şirin gözükmeyi ihmal etmez.
4) Asıl niyetini gizlemek için farklı davranışlar sergiler.
5) Karşıdaki insanın tavır ve tutumunu ölçmek için tuzak sohbet geliştirir.
6) Yaptığı bir işi, söylediği sözü veya tanık olduğu bir şeyi yapmadığını, bilmediğini söyler, yaptığını saklar.
7) Duygularının ve düşüncelerinin zıddını dillendirir.
8) Bir menfaat elde etmek için karşıdaki kişiyi gereksiz şekilde över.
9) Başı sıkıştığında ve yardıma ihtiyacı olduğunda kimi arayacağını bilir.
10) Kendini haksız çıkaracak hiçbir cümle kurmaz. Günahını, hatasını ve yanlışını büyük bir ustalıkla gizler.
 
Teoman Duralı: "Çok sevdiğim ve sevildiğim bir kişiyle evlenmek üzere babamdan izin istemiştim. Babama rağmen nişanlandık ama babam çok karşıydı, evlilik iznini istediğim vakit "Hayır!" dedi. Niye, nesi var bu kişinin, dedim. "Balık ile kuş #imtizaç etmez." dedi. Böyle saçma şey mi olur baba, dedim. Ne o balık, ben kuş ne ben balık, o kuş. Betersiniz, dedi. Sen, memur oğlu, memur oğlu memursun; o, tüccar oğlu, tüccar oğlu tüccar kızıdır, dedi. Hiçbir vakit bir araya gelemezsiniz.

#İMTİZAÇ
1- Uyum.
2- (eskimiş) Karşısındakiyle iyi geçinme.
3- (eskimiş) İki veya daha çok şeyin karışarak tek bir şey oluşturması; bağdaşma.

#İmtizaç etmek; bağdaşmak, uyuşmak demektir. Hayatın içinde sözcüklerin bağdaşması nasıl önemliyse insanların uyuşması da o kadar önemlidir. Neyse alıntılarla kelimeyi pekiştirelim.

"Evlilik sabır ister: Ayrı geçmişlerin kuyusundan çıkan iki insanın birbirini anlaması, birbirine #imtizaç etmesi ancak sabırla mümkündür."
(Ruhun Derin Yaraları - Kemal Sayar)

"Sevgi, ruhlar arasındaki benzeşmeden dolayı oluşan #imtizaç ve kaynaşmadan ibarettir Nitekim bir suyu diğer bir suya karıştırınca birbirinden ayıklamak imkansızdır Bu nedenle iki şahıs arasındaki sevgi öyle bir noktaya varmaktadır ki birisi diğerinin acısını duyar olur, onun haberi olmadan yakalandığı hastalığa yakalanır." (Gözgü - İskender Pala)
 
#HEY
1- (ünlem) Seslenmek veya ilgi ve dikkat çekmek için söylenen bir söz.
2- (ünlem) Sitem, yakınma, azar, beğenme vb. çeşitli duyguları anlatan cümlelerde kullanılan bir söz.

#EY
1- (ünlem) Kendisine söz söylenilen kimse veya kimselerin dikkati çekilmek istendiğinde adın başına getirilen ve uzatılabilen bir seslenme sözü; hay.
2- (ünlem) Usanç anlatan bir seslenme sözü.
3- (ünlem) “Öyle ise, o hâlde” vb. anlamlarda soru sözü olarak kullanılır.

#Hey ve #ey ünlemleri birbirine benziyor ancak farklı duygu durumları ve ortamlarda kullanılıyor. İstiklal Marşımızda "ey" ünlemi iki defa kullanılmış: ey nazlı hilal, ey şanlı hilal! Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi'nde de "ey" ünlemi iki defa kullanılmış: Ey Türk gençliği, Ey Türk istikbalinin evladı! Neyse 2000 yılına gidelim. Cansu Koç'un "Akşamlar" adlı şarkısının sözlerini okuyalım.

"Hey arkadaş, yine efkârlı mısın?
Hey arkadaş, yine efkârlı mısın?
Gözlerinde nice gizli sırlar
Dost elinden yaralı mısın?

Akşamlar, akşamlar, akşamlar
Ayrılıktan başka kimim var?
Akşamlar, akşamlar, dost akşamlar
Hey arkadaş, söyle kimim var?"

#NOT: Şarkıda geçen "gizli sırlar" sözünde anlatım bozukluğu var. Sır; varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şeydir. Sır kelimesinin önünde "gizli" kelimesini kullanırsak gereksiz sözcük nedeniyle anlatım bozukluğu olur.
 
Bana göre insanlar kitap okusunlar,ve kendileri kafayı çalıştırsınlar! Bunu bana akıllı bir profesör söyledi,galiba o öyle yapmış. Aslında ben de öyle düşünüyorum. 🙂
 
Hocam kitap önerisi de paylasirmisin
Hangi tür kitaplara ilginiz olduğunu bilmediğim için öneride bulunmam çok zor. Şöyle öneride bulunayım: 1000Kitap platformunu takip ediniz. Oradan alıntı ve incelemeleri takip ederseniz kitap seçme ve alma işiniz kolaylaşır.

Bu vesileyle de okul çağında çocuğu olan velilere de bir mesaj vermek istiyorum: Çocuklar ve gençlere kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için velinin de evde kitap okuması gerekiyor.
 
Türkiye'de 922 ilçe vardır. Bazı ilçeleri hatırlayalım: Ümraniye (İstanbul), İslahiye (Gaziantep), İhsaniye (Afyonkarahisar), Burhaniye (Balıkesir), Kemaliye, Refahiye (Erzincan), Mahmudiye (Eskişehir), Haliliye (Şanlıurfa).

İslahiye’nin adı 1866 yılında Osmanlı Devleti tarafından bu bölgeye gönderilen Derviş Paşa komutasındaki Fırka-i İslahiye olarak bilinen ordunun isminden gelir. İmar ve ıslah kaynaklı çalışmalar yapmak üzere gelen bu askeri birliğin yöreye adını verdiği rivayet edilmektedir. Şimdi de 10 kelime öğrenelim.

1) #modifiye (Fransızca modifié): Değiştirilmiş.
2) #seyfiye (Arapça seyfiyye): Osmanlı Devleti’nde idari ve askerî zümre mensupları.
3) #ilmiye (Arapça ʿilmiyye): Din işleriyle uğraşan hocalar sınıfı / Din işleriyle uğraşanların mesleği. (eskimiş)
4) #fahriye (Arapça faḫriyye): Divan edebiyatında şairlerin kendi özelliklerinden övünerek söz ettikleri manzume veya manzumenin bir bölümü.
5) #methiye (Arapça medḥiyye): Övgü / Bir kimseyi veya bir şeyi övmek için yazılmış şiir.(eskimiş)
6) #hariciye (Arapça ḫāriciyye): Ameliyatla tedavi edilen hastalıklar / Hastanelerde bu hastalıklarla ilgilenen bölüm / Dış işleri.
7) #dâhiliye (Arapça dāḫiliyye): Devlet yönetiminde iç işleri / İç hastalıkları.
8) #mecidiye (Arapça mecīdiyye): Osmanlı Devleti'nde 1840 yılında basılmış, 20 kuruş değerinde olan gümüş sikke.
9) #intaniye (Arapça intāniyye): Mikropla bulaşan hastalıklar.
10) #riyaziye (Arapça riyāżiyye): Matematik.
 
#VARSIL
"İnsan ne kadar yoksul, ne kadar #varsıl olursa olsun hep daha iyi, daha başka bir yaşama düşü içindedir." demiş Şükrü Erbaş. Bu paylaşımda #varsıl sözcüğünü pekiştireceğiz. #Varsıl; parası, malı çok olan, zengin anlamına gelir. Yoksulun karşıtı olup yoksul kelimesine benzetilerek türetilmiştir. Yoksulluk ve varsıllık, zıt anlam olarak herkeste farklı çağrışımlar yapacaktır. Son yıllarda maddi bir bakış açısıyla yaşam sürdürülüyor sanki. Neyse alıntıyla devam edelim.

"İnsan; #varsıl da olsa, yoksul da olsa, bir şeyler yapmak, çalışmak zorundadır bu dünyada. Kendini tembelliğe bırakanların sonu hep kötü olmuştur. Tembellik çok kötü bir hastalıktır; hemen, daha çocukken iyileştirmek gerekir bu hastalığı. Büyüdükten sonra iyileşmez artık, yoksa..." (Pinokyo - Carlo Collodi)
 
BAYHAN

2003 yılında Popstar Türkiye yarışmasıyla ünlenen şarkıcı Bayhan, Rafet El Roman'ın "Bana Sen Lazımsın" şarkısını seslendirmiş. Sesini ve yorumunu beğenen kadar, beğenmeyen de var. Yıllardır müzikle uğraşıyor, farklı projelerde de yer almış. Herkes gibi yaşam mücadelesi veriyor Bayhan Gürhan... Küçümseyen var, öven var. Ben iki tarafta da değilim. Herkesin bir mesleği ve uğraşı olacaktır. Kimi az kazanır, kimi çok kazanır. Emek eden kazansın.

Süper Lig'deki futbolcuların hepsi çok mu iyi top oynuyor? Hayır! Milletvekilleri ve siyasetçilerin hepsi toplumsal problemlerin çözümü için mi uğraşıyor? Hayır! Hukukçuların hepsi hak, hukuk ve adaleti mi savunuyor? Hayır! Özel okul açanların hepsi çocuklara daha iyi bir eğitim vermek için mi çalışıyor? Hayır! Her şey kâr ve kazanç üzerine kurulmuş. Herkes kendine çalışıyor öncelikle.
 
Coşmak; duygu ve düşünceleri güçlü bir tepki ile dışarı vurmaktır. İnsanların duyguları galeyan hâlindeyken ne olur? İnsanlar, kendini veya başkalarını aldatma eğiliminde olur. Mitingler de bunlardan biridir. Neyse 10 kelimeyle devam edelim.

1) #galeyan (eskimiş) Kaynama / Coşma / Coşku.
2) #garnizon (Fransızca garnison): Bir şehri savunan veya yalnız orada bulunan askerî birlikler. (askerlik) / Askerî birliklerin bulunduğu yer.
3) #glüten (Fransızca gluten): Katı cisimlerin parçalarını birbirine yapıştıran bir tür madde / Tahıl unlarından nişasta çıkarıldıktan sonra geri kalan albüminli madde.
4) #gıyaben (Arapça ġiyāben): Kendi yokken, ortada olmaksızın / Adını, sözünü başkalarından duyarak, görmeden.
5) #grekoromen (Fransızca gréco-romain): Yüze, boğaza dokunmama, belden aşağısını tutmama, ayaklarla oyun yapmama vb. kuralları olan güreş türü.
6) #gabardin (Fransızca gabardine): Sık dokunmuş bir tür ince yünlü veya pamuklu kumaş / Bu kumaştan yapılmış.
7) #gramofon (Fransızca gramophone): Önceden özel bir madde üzerine kaydedilmiş sesleri, istenildiğinde dinleten alet; sesyazar, fonograf.
8) #gön: İşlenmiş deri / Kösele / Hayvan derisi.
9) #giyotin (Fransızca guillotine): Fransa'da ölüm cezasına çarptırılanların başını kesmek için kullanılan araç / Basımevi vb. yerlerde kâğıtları kesmek için kullanılan araç.
10) #ganyan (Fransızca gagnant): At yarışlarında birinciliği kazanan at / Bu at için alınan bilet / At yarışlarında resmî programda yer alan atın numarasını taşıyan bileti alarak onun birinci gelmesi tahmini üzerine para yatırma yoluyla oynanan bir tür bahis oyunu.
 
Merhaba. Okumayı sevenler için paylaşımlarımı bu platformda da yapmak istiyorum. Saygılarımla.
Lütfen konuyu kurallara uygun şekilde düzenleyiniz. Aksi taktirde uyarı alacaksınız.

4- Doğru Kategori
: Konular ilgili kategoride açılmalıdır. Kategori ile alakası olmayan veya anlamsız olan konular açılmamalıdır.
18- Uygunsuz Davranışlar: Konu hortlatmak ve konuyu sürekli yukarı taşımak amacıyla arka arkaya mesaj (Flood) yasaktır. Eğer böyle bir mesaj fark ederseniz, raporlayabilirsiniz.
Forum Kullanım Kuralları
 
Başkalarının sırtından geçinen kimselere mecaz anlamda "asalak" denir. Bedavacı, dilenci, avantacı, otlakçı vb. kişilerin çok fazla olmadığı bir sistem hayal ediyorum. Çalışma gücüne sahip insanların himaye edilmemesi ve kayırılmaması gerekiyor. Neyse 10 kelime öğrenelim.

1) #tufeyli (Arapça ṭufeylī): Asalak / Salaş, virane, yıkık olan.
2) #tuğra (tarih): Osmanlı padişahlarının imza yerine kullandıkları, özel bir biçimi olan sembolleşmiş işaret; tura.
3) #tuluat (Arapça ṭulūʿāt): Doğaçlama.
4) #tufa (Yunanca) Özellikle geceleri yapılan silahlı hırsızlık, soygun / Hırsızlık yoluyla elde edilen mal veya para / Herhangi bir emek ve çaba harcamadan elde edilen çıkar, kolayca sağlanan menfaat. (argo)
5) #tumba (İtalyanca tombo): (denizcilik) Altüst etme / Altüst olma / Çocuk dilinde, yatağa atlama.
6) #turnusol (Fransızca tournesol): Birtakım bitkilerden elde edilen mavi boya maddesi.
7) #turne (Fransızca tournée): Bulunduğu yerden başka yerlere gösteri yapmak amacıyla giden tiyatro veya müzik sanatçılarının gezisi.
8) #turkuaz (Fransızca turquoise): Mavi, yeşil ve beyazın karışımından ortaya çıkan renk; turkuaz mavisi, turkuaz yeşili, firuze / Bu renkte olan / Bu renkte değerli bir taş / Bu taşın rengi.
9) #tuyuğ (edebiyat): Mâni biçiminde, aruzun "failatün failatün failün" kalıbıyla yazılmış, dört mısralı bir nazım türü.
10) #tuval (Fransızca toile): Üzerine resim yapılan, gerdirilmiş keten, kenevir veya pamuklu kaba kumaş / Bu kumaşın üzerine yapılmış tablo.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Geri
Üst